İçeriğe geç

Araba Servisinde Tanıştığım Hatunu

Ben Cemal. Uzun boylu ve 36 yaşında bir adamım. Kilomda biraz var ama boyum kapatıyor yani yapılı biriyim. Yaklaşık iki yıl önce bir araba almıştım. Bu güne kadar kazasız belasız geldim ama geçenlerde bir kazaya karıştım ve arabada maddi hasar oluştu. Ben de hemen servise gittim. Orada ustalar ne yapabileceklerine bakarlarken benim gibi bekleyen bir kadınla tanıştım. Kadının adı Sultandı ve kocasının aracı ile kaza yapmış onu getirmişti. Evli olmasına karşın çok samimi bir sohbetimiz oldu, zaman zaman kadının bana yazdığını bile söyleyebilirim ki bende boş durmıyordum tabi. O bana bir adım atıyorsa ben ona on adım gidiyordum. Neticede iki veya üç saatlik süren servis hizmeti boyunca oldukça samimi bir arkadaşlık kurduk. Birbirimize telefonlarımızı vererek arayı fazla soğutmamaya karar verdik. Sultan hanım gibi bende evliyim, önümüzdeki ay 10'uncu yılımızı kutlayacağız ve evliliğimde herhangi bir sıkıntı yok yanlış anlamayın. Başka kadınlarla ilgili olmam, en azından Sultan hanıma kur yapmam tamamen farklı tatlar denemek için :). Zaten hangimiz yapmıyoruz ki bunu :). Her neyse servisten sonra akşam üzeri elim telefona gitti gitti geldi ama karım zaman zaman telefonumu alarak sağı solu aradığı için mesajlara girerde attığım mesajı görür diye açıkçası biraz tırstım ve o gece mesaj göndermedim. Gerçi birde akşam mesaj atmak için saat geç olmuştu bununda etkisi var, uzun lafın kısası ilk akşam mesaj göndermedim, iletişime geçmedim.

Ertesi gün işe giderken sabah saat sekiz gibi bir mesaj aldım. Mesaj servise gittiğimde yaptığım harcama ile ilgili kredi kartımın bankasından gelmişti. Sabah sabah Sultan hanımı aklıma düşüren bu mesaj olmuştu. Yarım saat kadar yolculuk sonrasında iş yerine vardığımda ilk mesajımı attım ve "günaydın, nasılsın" yazıp karşılık beklemeye başladım. Üç beş dakika gecikme ile Sultan hanımdan mesaj gelmişti. Mesajda "iyiyim cemal nasıl olayım işte, sen nasılsın" yazıyordu. Sanki biraz canı sıkkın gibi hissetmiştim ve "hayırdır sıkkınsın sanki biraz" yazdım. Yarım saat kadar mesaj yazmadı, sonrasında "evet biraz sıkkınım, dün Sami ile tartıştık biraz canım sıkkın" dedi. Bu arada Sami dediği kişi kocası oluyor, kocası ile neden tartıştığını sorduğumda dünkü arabanın masrafından dolayı tartıştıklarını söyledi. Servise oldukça yüklü bir ödeme yapmış eve gidincede kocası biraz çemkirmiş sizin anlayacağınız. Semt olarak birbirimize yakın değiliz ama sonuç olarak aynı İl'de oturuyor olmamız en fazla bir saat içerisinde buluşabileceğimiz anlamına geliyordu.

Bu nedenle "istersen öğle yemeğinde görüşelim, sıkma canını boşver" dedim ve ilk randevumu tanıştığım günün ertesinde aldım. Saat oniki gibi işten yemek için çıkıp Sultan hanımın verdiği adrese gittim. Arabaya atladığımız gibi yakınlarda ki bir lokantaya yemeğe gittik. Sultan hanım sıradan bir tartışmadan dolayı sıkkın gibi görünmüyordu, yani daha fazlası vardı. Yüzündeki o üzgün ifade bu sorunun sadece arabadan kaynaklı olmadığını söyler gibiydi. Üsteleyerek canının neden sıkkın olduğunu sordum. Biraz inat etsede kocası ile arasında yaşanan sorunları sırayla söylemeye başladı. Kocası gerçekten sorun biriydi anlattığına göre. Çok kıskanç, çok cimri ve en ufak sorunları büyüterek evde tartışma ortamı çıkaran biri. Şahsen kocasından bahsederken ben bile nefret ettim adamdan. Bir saatten fazla lokantada yemek yedik, sohbet ettik. Öğle yemeği saati bitmeye yakın benim işe dönmem gerektiği için "seni bu durumda bırakmak istemiyorum ama benim işe dönmem lazım, istersen akşam üzeri tekrar çıkalım" dedim ve lokantadan kalktık. bAldığım yere bırakmak için yola çıktığımızda aracın içinde bana "akşam kaç gibi işten çıkıyorsun" diye sordu. Kocası bu sıralar sık sık mesaiye kaldığı için saat dokuzdan önce eve gelmeyeceğini, dokuza kadar boş olduğunu söyledi. Ben işten beş gibi çıktığım için iş çıkışı bir plan daha yaptık. Sultan hanımı aldığım yere bıraktıktan sonra işe geçtim ve mesai bitene kadar sık sık mesaj attım. Mesajlarımda sürekli "takma kafana, sıkma canını, aman boşver" şeklinde mesajlardı. Saat beş olduğunda işten çıkar çıkmaz arabama atladığım gibi Sultan hanımı öğlen aldığım yere tekrar gittim ve tekrar buluştuk. Önce aç olup olmadığını sordum, yemek yemek üzere bir yerlere gidelim dedim ama Sultan hanım "kalabalıktan hoşlanmıyorum, araç içerisinde bir yerlerde otursak sohbet etsak olmaz mı" dedi. Civarda bildiğim pek bir yer yoktu aslında ama merkezden uzak bir kaç piknik alanı biliyordum. Bildiğim yerleri saydım ve birini seçerek "oraya gidelim, içki kullanıyorsanız yol üzerinde bir şeyler alalım arabada içeriz" dedi.

Araç içerisinde içmek hiç adetim değildir aslında, yani ben kafayı bulmak için rahat bir mekan ararım, öyle araç içerisinde içtim bitti olayına gelemiyorum ama Sultan hanımın isteği üzerine piknik yerlerine gitmeden evvel bir kaç şişe alkol aldık. Varacağımız yerle ilgili bir planımız yoktu, yani şuraya gidelim burada duralım gibisinden, sadece piknik alanlarının yanında geçerken yol üzerinde bir yerde durup öyle bir kaç saat sohbet edecek, derleşecektik. Bir saat kadar yol aldık, artık resmen şehir merkezinden oldukça uzaklaşmıştık. Varacağımız yere ulaştığımızda hava hafiften kararmaya başlamıştı. Saat en geç dokuz gibi Sultan hanımı evine bırakmak zorunda olduğum için daha fazla ilerlemeden yol üzerinde bulunan bir sapağa döndük. Yani sapaktan kastım araç yoluydu ama asvaltsız ve sadece araçların girip çıkmasından dolayı oluşan bir yoldu. Bulunduğumuz bölge zaten piknik alanı olduğu için zaman zaman ağaçlıklar sıklaşıyordu. Sonunda uygun bir yer bulup arabayı çektik ve aldığımız alkolleri usuldan içmeye başladık.

Araç içerisinde hem sohbet ediyor hem içiyorduk. Sultan hanım bir kaç yudum aldıktan sonra aradan geçen dakikalar içerisinde hafif hafif kafasını güzel etmeye başlamıştı. Bende aynı şekilde yavaştan gidiyor fazla içip sarhoş olmamak için temkinli davranıyordum. Sultan hanımın araç kullanmak gibi bir derdi olmadığı için bir süre sonra benden daha rahat hareket etmeye başaldı. Sonunda aradan bir saat bile geçmeden iki şişeyi bitirmiştik. Benim kafam hafif çakır, Sultan hanımın kafası ise bildiğiniz sarhoş olmuştu. Başlarda biraz dramatik başlayan sohbetimiz o andan sonra daha neşeli bir hal alınca gülüşmeler, kahkahalar birbirini takip etmeye başladı. Aramızdaki ilk fiziksel yakınlaşma Sultan hanımın elini bacağıma koyarak "senin gibi bir arkadaşım olduğu için çok mutluyum gerçetken" demesiyle başladı. O elini bacağımda tutttuğu bir sırada bende elinin üzerine elimi koydum ve "benim içinde öyle, yeni tanıştık ama sanki yıllardır arkadaş gibiyiz" dedim ve elini bir kaç hamle ile aşağı yukarı okşadım.

İkimizde birbirimize iltifatları edip sustuktan sonra bir süre göz göze bakışıp kaldık. Sultan hanım yavaş yavaş yanıma yaklaşmaya başladı, o an öpeceğini anlamıştım ve bende ona doğru biraz yaklaştım. Dudaklarını dudaklarıma değdirdiğinde eli hala bacağımda duruyordu, bir kaç saniye dudak dudağa öpüştükten sonra elini yavaşça sikime doğru götürmeye başladı. Sultan hanımla araç içinde öpüşerek yakınlaşmaya başladık. Dudaklarımı o kadar güzel öpüyor öyle sert emiyordu ki sikimi avuçladığında dilimi ağzından içeri sokarak elinin üzerine elimi koydum ve yarrağımı sıkmasını işaret ettim. Sanki yıllardır erkek yüzü görmemişçesine heyecanlı, hareketli bir halde sikimi avuçladıktan ve dudaklarımı uzun uzun öptükten sonra "arka koltuğa geçelim mi, orası daha rahat sanki" dedi. Bu teklif banada akıllıca gelmişti :). Dışarı çıkıp önce etrafta birilerinin olup olmadığına baktım. Bir kaç ailenin yaklaşık yüz-yüzelli metre ileride oturduklarını gördüm o yüzden bulunduğumuz yer araba içinde sikiş için müsait değildi.

Sultan hanıma "biraz daha ilerleyelim" dedikten sonra beş dakika kadar daha içeri girip ağaçlıkların bol olduğu bir alana geçtik. Hava henüz kararmamıştı, birde yaz aylarında olduğumuz için burada en erken saat dokuz gibi hava kararıyor o yüzden araba ile ilerleyebildiğimiz kadar iç kısımlara ilerleyip etrafta kimsenin olmadığı bir yere arabayı çekerek hemen arka koltuğa geçtik. Geçer geçme dudak dudağa vererek öpüşmeye başladık. Sutan hanım sık sık kollarımı, omuzlarımı sıkıca tutuyor ve dudaklarıma ısırıklar atıyordu. Yine dudaklarımı emdiği bir an elimi amına doğru uzattım ve pantolonunun üzerinden amını sıkmaya başladım. Öyle yumuşak ve kabarıktı ki biran önce açmak, yalamak ve sonundada sikmek için sabırsızlanıyordum. Aslında arabanın arka koltuğunda sex pek rahat değildi o yüzden sık sık "acaba nasıl yapabiliriz başka" diye düşünüyordum. Sonunda dışarı çıkmaya karar verdim ve "bagajda ufak bir kilim olacak, istersen onu dışarı serelim dışarıda oturalım" dedim. toplu taşıma sex hikaye

Hemen araçtan indik ve kilimi arabanın arka kısmına yakın bir yere serdik. Dışarıda sikişecek olmamız arabada sex yapmaktan daha güvenilirdi çünkü herhangi bir ses geldiğinde, biri bize yaklaştığında daha rahat duyabilirdik. Kilimi serer sermez Sultan hanımı altıma aldım ve kıyafetlerini çıkartmadan bir süre dudaklarını öpmeye, memelerini avuçlamaya ve eline yarrağımı tutuşturmaya devam ettim. Geçen dakikalar içerisinde bir yandan sevişiyor bir yandanda yavaş yavaş soyunmaya başlıyorduk. Her ne kadar zaman aleyhimize işliyorda olsa ne ben nede Sultan hanım acele etmiyorduk çünkü yaşanılanları tamamen tatmak ve tüm zevki almak istiyorduk. Sultan hanımın üzerindeki kıyafetleri çıkartmam beş dakika falan sürmüş olabilir, oda aynı şekilde benim üzerimde ne varsa altımda yata yata çıkartmıştı. Sonunda ikimizde çırılçıplak kimilim üzerinde yatmaya başladık. Sultan hanımın eli bir saniye olsun yarrağımdan uzaklaşmıyor, sürekli yarrağımı tutarak amına doğru sürüttürmeye çalışıyordu. müşteri sex hikaye

Hiç metre alıpta ölçmedim ama cüsseme göre yarrağım biraz küçük diyebilirim. En fazla 17 yada 18 santim boylarında yarrağım var. Sultan hanım eline aldığında amına sokmaya çalışıyordu ama ne yazıkki sokamıyordu o yüzden sadece amının üzerine sürttürmekle yetindi bir süre. Ardından bacaklarını yukarı doğru kaldırarak yarrağımı amının deliğine dayadı. Sonrasını ben tamamladım ve yarrağımı yavaş yavaş itekleyerek Sultan hanımın içine soktum. Aşırı ıslak olması ve bünyedeki alkol yüzünden hiç ikilemeden, zorlanmadan yarrağımn tamamını içine yerleştirdim. Altımda inlerken sürekli "sik beni, sik beni" diye fısıldaması onu daha sert sikmeme neden oluyordu. Beni nasıl azdıracağını biliyor bir o kadar da kendi azıyordu. Bir kaç dakika hızlı ama yumuşak sikişten sonra içine daha sert girmemi istedi. O isteğinden sonra yarrağımı komle çıkarıyor, önce başını yavaşça sokuyor ardından kalanını büyük bir hızla içine itekliyordum. Bu şekilde sikişmemizden dolayı alkışlarmışcasına sesler çıkıyordu bizden.

Açık havada olduğumuz ve etrafta kimsenin olmadığını bildiğimiz için uzun uzun bu şekilde sikişmeye devam ettik. İçine her abandığımda amının biraz daha ıslandığını hissedebiliyordum. Bir ara öyle ıslanmıştı ki artık hızla içine girmek yerine tüm bedenimi Sultan hanımın üzerine atıp sadece belimi hareket ettirerek hızla içine girip çıkmaya başladım. Ne kadar hızlı girersem Sultan hanımda o kadar kendinden geçiyordu. Gözlerini kapatması ve bu hızlı sikiş sırasında sadece inleyerek kollarımı, belimi avuçlayarak sıkı sıkı tutması ve zaman zaman tırnaklarını vücuduma geçirmesi artık sona doğru ilerlememe neden oluyordu. Bir ara tırnaklarını sırtında hissettiğimde kendimi tutamadım ve boşalmanın eşiğine geldim. Tam o anda yarrağımı Sultan hanımın amından çıkartarak amının üzerine koyup bir kaç saniye bekledim. Boşalacağımı anladığında "beni getirmeden sakın gelme" diyerek tembihledi. Bir süre yarrağım dışarıda sadece öpüştük ve yalaştık. O sırada dudaklarını ve boynunu öperken işaret ve baş parmağımda amından içeri girip çıkıyordu.

Parmaklarımı kullanarak oldukça zevke getirmiştim, ardından biraz dinlendiğim ve orgazm hissim gittiği için tekrar üzerine çıkıp yarrağımı amından içeri soktum. Az öncekinin aksine yarrağımı içine sokup çıkartırken Sultan hanımı değilde başka şeyleri düşünmeye çalışıyordum. Eğer sikiş sırasında tüm konsantremi Sultan hanıma versem bir iki dakika içerisinde boşalmamak için kendimi tutacak gücüm kalmıyordu o yüzden elimden geldiği kadar farklı konular düşünmeye ve hızla Sultan hanımı sikmeye devam ettim. Aradan beş dakika kadar geçmişti muhtemelen, Sultan hanımın ilk orgazmını yaşadığını fark ettim. Bünyede bulunan alkol yüzünden olduğunu düşünüyorum bu geç boşalmanın çünkü içine öyle hızlı ve sert giriyordum ki bir türlü orgazm olmak bilmiyordu. Ama neyseki sonunda orgazm olduğunu fark ettiğimde artık kendimi tutmama gerek kalmadığını biliyordum. Sultan hanım orgazm olana kadar içine yavaş yavaş girmeye devam ettim, tamamen orgazm olduğunda ise artık benim sıram gelmişti.

Yarrağımı köküne kadar amına soktuktan sonra ellerimi boğazına doladım ve hafif boğazını sıkarak içine girip çıkmaya başladım. Bir veya iki dakika boyunca sabit bir tempoda içine girdikten ve aynı hızla çıktıktan sonra ellerimi boğazından çekip omuzlarına koydum ve olabildiğince sıkarak süratli bir şekilde sikişmeyi sürdürdüm. O andan sonra zaten beşki on beşkide onbeş saniye kadar sonra boşalmak üzere yarrağımı içinden çekip çıkarttım ve çırılçıplak bedeninin üzerine dizlerimin üzerinde boşalmaya başladım. Boşalmadan önce yarrağımın başını bir iki saniye sıkıca tuttum ve spermlerimi yarrağımın başında biriktirdikten sonra elimi çekerek yüzüne kadar fışkırttım. İlk bir kaç damla spermimin yüzüne geldiğinde oda ellerini kullanarak yüzündeki spermlerimi etraflıca yaymaya başladı. Bir kaç damladan sonra geri kalan spermimide böbeğine, amının üzerine ve bacaklarına boşalttım. Bu orgazmdan sonra öyle yorgun ve bitkin bir haldeydim ki sikimi Sultan hanımın bacağına sürttükten sonra hemen yanına uzandım.

İşimiz bittiğinde gitmek için hazırlanmamız gerekiyordu ama hem Sultan hanım hemde ben çok yorgun olduğumuz için bir kaç dakika hareket dahi etmeden kilimin üzerinde dinlendik. Ardından kıyafetlerimizi giyerek yola koyulduk. Sikiştiğimiz yerden ayrılmamız bir saatten fazla sürmüştü, Sultan hanımı evine bıraktığımda saat dam olarak dokuza bir kaç dakika vardı. Kocasının gelip gelmediğini ben o an için göremiyordum çünkü evlerine bir kaç apartman kala indirmiştim. Eve dönüş yoluna girdiğimde kocasının gelip gelmediğini sormak için mesaj gönderdim. Neyseki henüz gelmediğini söyledi. O gün yakalanmamış olmamız ilişkiye devam etmemizdeki en büyük faktörlerden biri diyebilirim. O gün bu gündür oldukça sık bir şekilde görüşüp sikişmeye devam ediyoruz. O günden sonra Sultan hanımdaki değişiklikleride fark etmedim değil yani. İlk tanıştığımızda her ne kadar çekici, alımlı bir kadın olsada yüzünde sürekli bir hüzün vardı ama o günden sonra hüznün yerini yerli yersiz gülücükler aldı.

Bu hafta sonu için tekrar bir buluşma ayarlamaya çalışmıştık ama kısmet olmadı, zannediyorum haftaya cumartesi tekrar görüşeceğiz. Bu gün buluşmuş olsaydık şuan sizlere bu porno hikayesini yazmak yerine Sultan hanımla sex yapıyor olacaktım. Neyse haftaya görüşeceğiz artık :)..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir